Diğer Adları:
Elma, Apfel, Malus domestica BORKH.
Syn: Malus sylvestris L.
“ pirus
Familyası:
Gülgillerden, Rosengewächse, Rosaseae
Drugları:
Elma meyvesi; Mali fructus (siccati)
Elma kabuğu: Mali fructus (kortex)
Elma meyve kabuğundan çay ve natürel ilaç yapılır.
Botanik;
Elmanın 500 yıldan beri kültür bitkisi olarak yetiştirildiği arkeolojik kazlardan bilinmektedir. Elmanın vatanın Kafkaslar olduğu ve buradan zamanla dünyanın diğer ülkelerine yayılmıştır ve bilinene 1500 elma türü mevcuttur. Elma eskiden çeşitli isimlerle anılmıştır, şimdi ise Malus domestica ssp. Domestice BORKH adı ile anılmaktadır. Elma ne sulak nede kurak toprakları, nede çok sıcak veya nede soğuğu sever. Toprağının nemli, humuslu ve gevşek olmalıdır. Yaprakları yumurta şeklinde, kenarları, kertikli veya dişli, iki yüzeyi hafif tüylü, üzeri pürtüklü ve derimsi sertliktedir. Çiçekleri beyaz veya pembe renkli beş adet taç yapraktan oluşur ve taç yapraklar kalp şeklinde 1,5-2,5cm büyüklüğünde ve bunları kavrayan yeşilimsi sivri kupa yaprakları ve de ortada sarımsı döllenme tozlukları bulunur. Elma genellikle mayıs ayında nadiren de Haziranda çiçek açar ve türüne göre farklı renkte ve büyüklükte meyveleri meydana gelir.
Hasat zamanı:
Elmanın kabuğu soyulduktan sonra gölgede kurutulur ve kaldırılır. Kabuktan bahsedince genellikle ağaç ve dalların kabuğu akla gelir. Elmada ise meyve kabuğu kullanılır, bu nedenle dikkat edip yanlış anlaşılmamalıdır.
Birleşimi:
Elma kabuğunun birleşimindeki maddeler;
1) Pektinler % 17 oranında olup, Pektin molekül ağırlığı 60.000-90.000 arasında olup, ana bağ Galakturanasit molekülleri ile Metilalkolgalakturanasit moleküllerinden oluşur ve arada birde Ramnoz molekülleri bulunur. Yan bağları; Arabinozlar, galaktanlar, glukonlar ve xylanlar bulunur. Ana bağda moleküller Ca2+ ve Mg2+ Kationlar ile bağlanır.
2) Ayrıca Vitaminler, Mineraller, Müsilaj, Tanin, Flavonitler içerir.
Meyvesinin birleşimindeki maddeler
3) Pektinler % 0,5-1 arasında olup özelikleri aynı kabuğundaki gibidir ayrıca Glukozlar, Fructozlar, Sakkarozlar, Polisakkaridler, Pentozlar içerir.
4) Vitaminlerden; B1, B2, B6, C, E ve Provitamin A
5) Fenollü Bileşikler; Sinamik asit, P-Cumar asit, Kahve asidi, Ferula asidi, Catechin,
Epicatechin ve Gallocatechin içerir.
6) Minerallerden; Magnezyum, Kalsiyum, Sodyum, Potasyum, Fosfor, Klor, Alüminyum ve
az miktarda Demir içerir.
7) Ayrıca Müsilaj (Polisakkaridler), Tanin, Flavonitler ve az miktarda eter yağı içerir.
Araştırmalar:
a) Yıllar önce Kambocha ( halk arasında et suyu deniyorsa da bu bir mantar türüdür) çayı içilirdi bunun birleşimindeki asetik asit bakte-rilerinin Glukonasit ürettikleri tespit edilmişti. Glukonasit ise vücudu zehirli maddelerden arıtıcı özeliklere sahiptir. Dr. Valantin Köhler gluconasidin Kanser karşı dahi etili olduğunu belgelenmiştir (Kambocha Dr. Günter Harnisch 52). Elmanın birleşimindeki pektinde bulunan glukonda çözülerek glukon aside dönüşür.
b) İzinde tanıştığım bir alman bayan tedavisi mümkün olmayan besin alerjisinin sebep olduğu nörodermitis türünü Türkiye’de elma çayı içerek tedavi ettiğini söyledi. (10.07.03). Mide rahatsızlıklarına karşı etili olduğunu kendi üzerimde deneyerek tespit ettim. (15.07.2003)
c) 3) Mide – Bağırsak iltihaplanması olan ve hiç bir Doktorun tedavi ede-mediği bir deri bir kemik kalan Deniz subayını Dr. Heisler sadece elma yedirerek birkaç günde hastanın iyileşmesini sağlar. (Nhk.12.00.52)
d) 2.Dünya savaşı sırasında ruhr bölgesinde (Almanya) kanlı ishale (dizanteri) yakalanan askerleri Dr. Kutroff sadece elma ile tedavi etmiştir.(Nhk.12.00.52)
Tesir sekli:
Antiseptik, müshil, ishali önleyici, idrar söktürücü, peris-taltik (bağırsakları hareketlendirici) ve kanı temizleyicidir.
Kullanılması:
a) Araştırmalara göre; elma veya kabuğu gastrit, enterit (incebağırsak iltihaplanması) ve kanlı ishale (dizanteri) karşı kullanılır.
b) Halk arasında elma kabuğu; bağırsak tembelliği, bağırsaklardaki kokuşma, ishal, gastrit, ülser, mide tahrişi, nörodermatoz ve alerjiye karşı kullanılır.
c) Halk arasında elma sirkesi; deri hastalıkları, alerji, uyuyamama, şiş-manlık, eklem rahatsızlıkları, romatizma, lenf bezelerinin şişmesi, da-mar sertliği, grip, sivilce, akne, kulak ağrısı, burun deliklerinin kuru-ması ve her türlü iltihaba karşı kullanılır. Gökçek İksiri daha etkilidir.
Açıklama:
1) ABD´de Elma sirkesi yeniden kullanılmaya (moda şeklinde) başlayınca Almanya’da da bu kısa sürede moda oldu ve sirke üzerine 100 yakin kitap yazıldı. ABD’li uzmanlar bir sirke şurubu bulduklarını ilan etiler ve bunun hemen her hastalığa karşı iyi geldiğini söylediler. Oysa bunların sirke şurubu diye adlandırdıkları buluşu bundan 1100 yıl önce Horasanlı Türk-İslam Alimi Hekim Ebü Bekir Räzi (H. 311 ölümü) keşfetmiş olup, Amerikalıların bir buluşu değildir.
Sirke şurubu:
1) Peygamber Efendimiz (s.a.v) ailesi Hz. Aişe’den katık istemiş oda evde sadece sirke vardır demiştir. Peygamber Efendimiz de (s.a.v) “Sirke ne güzel katıktır. Allah’ım sirkeyi mübarek kil, çünkü o benden önceki Peygamberlerinde katığıdır. İçinde sirke olan ev fakir ol-mamıştır“ buyurmuşlardır. Sirke kullanan aile neden fakir olmaz diye bir soru akla gelebilir, çünkü Sirke insana dinçlik verir. Dermansızlık, halsizlik ve yorgunluğu yok eder ve de kandaki lipit, trigliserit, kolesterol ve şekeri düşürür. Böylece sirke kişiye zindelik verir, dinçleştirir. (Geniş bilgi için kolesterole bak.)
2) Elmanın kabuğu ile birlikte yenilmesi gerekir çünkü pektinler, vita-minler, mineraller ve flavonitler daha çok burada toplanmış olup en etkili kısmı kabuğudur. Elmanın kabuğundaki pektin bağırsaklardaki zehirli maddeleri sünger gibi emer ve kolayca dışarı atılmasını sağlar. Böylece bakteri, mantar ve virüslerin ürettiği zehirli alkoller ve gaz-larının zararı önlenmiş olur. Bu nedenle mide-bağırsak rahatsızlıkları olanların elma çayı içmeleri gerekir. Pektin kanamaları önler ve antibiyotik pektin kalın bağırsakta çözülür ve pH değerlerini asitli ortama doğru değiştirir, böylece burada yaşayan zararlı bakteriler yaşam ortamlarını kaybederler. Bu nedenle Elma mutlaka kabuğu ile birlikte yenilmelidir, çünkü bunlar aşırı derecede kimyasal ilaçlar başta alerji ve sindirim rahatsızlıklarına sebep olabilirler. Bu nedenle ilaçlanmamış ve hormonsuz meyveler yenilmelidir.
Çayı:
Kurtulmuş Elma kabuğundan 2 kahve kaşığı demliğe konur ve üzerine kaynar su doldurduktan sonra 5-10dakika demlemeye bırakılır ve sonra süzülerek içilir.
Yan tesirleri:
Elma sirkesini alırken mutlaka tarife uyulmalıdır. Bir tanıdığım sabahları aç karnına 4 ay süreyle 1 bardak sirke içmişti ve sonunda mide kanamasından öldü. Almanya’da da bir bayan her gün yarım bardak sirkeyi 4 ay süreyle içmişti oda aşırı zayıflamış ve midesi tahrip olmuştu. Mide mukazası eridiğinden amaliyat etmek mümkün olmamıştır.
Bana ait bir buluş olan Gökçek İksir ile sirkenin yantesini ortadan kaldırdım. Böylece Gökçek İksir mide ve bağırsakları koruyucu ve güçlendiricidir. Gastrit ve hatta ülseri iyileştirici bir konuma getirdim. Gökçek İksir vücuttaki her türlü curufu (artık maddeyi: bakteri, virüs, mantar, veya ölüsü veya ölü hücreler ve de kolseterol, lipid, trigliserid vs) artıtıcıdır.