Diğer Adları:
Çoban çantası otu, Hirtentâschel, Capsella bursa-pasturis
Çoban kesesi
Çoban torbası
Çıngıldak otu
Basur otu
Kan otu
Rahim otu
Familyası:
Turpgillerden, Kreuzblütler, Brassicaceae (Cuciferae)
Drugları:
Çobançantası otu; Bursae pastoris herba
Çobançantası otunun kökleri hariç tamamı çay, tentür ve natürel ilaç yapımında kullanılır.
Giriş:
Çobançantası otu Turpgillerin alt grubu olan Capsellingillerden olup bu gruba 6 adet bitki dahildir. Fakat şifa maksadı ile sadece Çobançantası otu kullanılır. Latince Capsella<<Kapsül>>, Bursa <<Çanta>> ve Pastor<<Çoban>> anlamına gelir. Türkçede Çobançantası otu diye anılır çünkü çobanların yanlarında taşıdıkları çantaya Çobançantası otunun meyve kesecikleri çok benzer. Tarihte ilk defa Hippokrates (460-377) Rahim rahatsızlıklarına karşı kullanmıştır. Hienonymus Bock (1498-1554) kanamaları durdurduğunu beyan etmiştir ve günümüzde bu yönde araştırmalar yapılmıştır. Vatanının Akdeniz ülkeleri olduğu tahmin edilen bitki günümüzde dünyanın birçok ülkesinde yabani olarak yetişmektedir.
Botanik:
Çobançantası otu yetiştiği toprağa ve iklime göre farklılık gösterir ve boyu 50 cm’i bulabilir ve verimsiz topraklarda ise 20 cm’e kadar ancak ulaşır. Çobançantası otu dikine yükselir, az çatallaşır ve ince bir gövdeye sahiptir. Yaprakları iki türlü olup alt yaprakları Rozet şeklinde yere yatık veya kalkık, kenarları loplu veya iri dişli ve yeşil renklidir. Üst yaprakları ise mızrak şeklinde olup gövdeye oturmuştur ve alttan yukarı doğru yükseldikçe küçülür ve yeşil renklidir. Çiçekleri oldukça küçük ve her biri kremsi beyaz renkte 4 adet kalp şeklinde 2-3 mm büyüklüğündeki taç yapraklardan meydana gelir. Taç yaprakları tutan kupa yaprakları 1-2 mm büyüklüğündedir. Olgunlaşan çiçekleri üçgen şeklindeki içi tohum dolu Çobançantasına (kapsüle) dönüşür. Çobançantası otunun tepesinde yeni tomurcuklar oluşurken, onun altında çiçekler ve çiçeklerin altında ise üçgen şeklindeki kapsülleri yer alır. Bu çiçek açma ve kapsüle dönüşme Mart’tan Kasım’a kadar devam eder.
Yetiştirilmesi:
Tohumlarından birkaç tanesini bahçe veya tarlanın güneşli bir yerine ekilmesi halinde kendiliğinden yetişir ve herhangi bir bakıma ihtiyaç duyulmaz ve bir bitki bir yılda 30-40 bine varan tohum yapabilir.
Hasat zamanı:
Çobançantası otu (yaprak, çiçek tohumları ve sürgünleri) birlikte toplanarak kurutulur. Çobançantası otu gölgede, güneşli ve havalı bir yerde kurutulmalı ve ısının 40˚’yi geçmemesine dikkat edilmelidir. Şayet Çobançantası otunun üzerinde beyaz bir pas gibi leke olursa toplanmamalıdır.
Malesef şifalı bitkiler toplama, kurutma, paketleme ve depolama işlemleri sırasında çok yanlışlar yapılmaktadır. Bitkinin şifalı kısmı yaprak veya çiçekleri ise asla Güneş altında kurutulmaz ve mutlaka gölgede kurutul-malıdır. Ayrıca örneğin bitki 5 günde kurudu ise, 2 gün daha kurumada bırakmak mahzurludur, çünkü birleşimindeki eterik yağları kaybettiğinden kalitesi düşer. Sadece bitki kökleri Güneş’te kurutulur ve kurur kurumaz hemen paketlenip depolanması gerekir. Şifalı bitkilerin Aktarlar’da açıkta satılması kalitesini kısa sürede düşürür ve etkisini oldukca azaltır.
Birleşimi:
Çobançantası otunun birleşimindeki maddeleri önemine göre şöyle sıralayabiliriz;
a) N’li bileşikler (azot içeren) bunlar Proteinler ve Aminoasitler olup takriben %25-35 arasındadır.
1) Aminoasitlere; Prolin, Valin, Ornithin α ve 8-Aminobutrikasit
2) Kolinler; Cholin %1, Asetilkolin (Acetilcholin), Tyramin ve Histamin
3) Henüz açık formülü keşfedilmemiş bir Polipeptit içerdiği de bilinmektedir.
b) Organik asit türevleri; Chlorogenasit, Vanilinasit, Syringaasit ve Fumorasit içerir.
c) Flavonitler; Rutin ve Diosmin
d) Minerallerden; Potasyum, Sodyum ve Kalsiyum
e) Ayrıca Tanin, Reçine, C-vitamini ve az miktarda Eterik yağ içerir.
Araştırmalar:
1) K.Kuroda ve K.Takagi 1968 ve 1969’da yaptıkları bir düzine araştırma sonucunda Çobançantası otu ekstresinin kan basıncını düşürdüğünü tespit etmişlerdir. (H.H.B.IV.657)
2) Wagner ve Wiesenauer 1995’te Çobançantası otu ekstresi ile yaptıkları araştırmalarda Çobançantası otunun birleşiminde bir Pektin içerdiği ve bu Polipeptidin her türlü kanamayı önlediğini tespit etmişlerdir fakat bu Polipeptidin açık formülü henüz açıklanamamıştır. (TP:32)
3) Ben şahsen basurdan 1980 yılında ameliyat oldum fakat her yıl Nisan ve Mayıs aylarında tekrar rahatsız oluyordum. Mayıs 1985’te Çobançantası otunun Basuru iyileştirdiğini okudum ve hem Çobançantası otunun çayını içtim, hem de taharetlenerek bu rahatsızlıktan kur-tuldum.
Kullanılması:
a) Araştırmalara göre Çobançantası otu veya ekstresi, tentürü veya natürel ilacı her türlü kanamaya; burun kanaması, kan tükürme, bağırsak kanaması, basur kanaması (Metorraji), uzun ve çok adet görme (Menorraji) ve mesane kanamasına karşı kullanılır.
b) Komisyon E’nin 18/09/1986 tarih ve 173 nolu ve de 13/03/1990 tarih ve 50 nolu Monografi bildirisine göre Çobançantası otu veya drogları hafif rahim kanaması (Metorraji), uzun ve çok adet görme (Menorraji) ve burun kanamasına karşı kullanılır. Haricen ise derideki yaralanma sonucu oluşan kanamaya karşı kullanılır.
c) Homeopati’ye göre Çobançantası otu tentürü başta; doğum sonrası veya düşük sonrası kanamalar, rahim kanaması (Metorraji), adetin uzun sürmesi veya çok olması (Menorraji), burun kanaması, basur kanaması, myom ve idrar yolları rahatsızlıklarına karşı kullanılır.
d) Halk arasında başta; her türlü kanama; burun kanaması, basur kanaması, mesane kanaması, rahim kanaması, alçak tansiyon ve yüksek tansiyona karşı kullanılır. Dr. Jürgen’s kas eriesini önlediğini beyan etmiştir fakat bununla ilgili klinik araştırmalar yapılmamıştır.
Çayı:
İki kahve kaşığı kurutulmuş Çobançantası otu veya 4 kahve kaşığı taze Çobançantası otu demliğe konur ve üzerine 250-350 ml kaynar su ilave edilerek 5-10 dakika demlenmeye bırakıldıktan sonra süzülerek içilir.
Çay Harmanları;
Gökçek Kalp ve kan dolaşımı çayı;
>30 gr Alıç yaprağı ve çiçeği
>20 gr Oğul otu
>10 gr Çobançantası otu
>10 gr Çarkıfelek otu
>10 gr Aslankuyruğu otu
>10 gr Kılıç otu
Gökçek Basura çayı;
>30 gr Çobançantası otu
>25 gr K.yonca otu
>20 gr Hamamelis yaprağı
>10 gr Civanperçemi otu
>50 gr Arnika çiçeği
>5 gr Atkestanesi meyvesi
Gökçek yüksek tansiyon ve damar sertlikleri çayı;
>25 gr Ökse otu
>25 gr Sedef yaprağı
>20 gr Alıç çiçeği
>20 gr Atkuyruğu otu
>10 gr Çobançantası otu
Homeopati’de:
Çobançantası otu toplanır, yıkanır, ince kıyılır bir şişeye 20 gr doldurulur ve üzerine 80 ml %70’lik alkol doldurulur ve iki günde bir çalkalanır. Güneş ışınlarından uzakta 4-6 hafta muhafaza edildikten sonra süzülerek Homeopati’de<<Capsella bursa pastoris>> ismi ile anılan tentür elde edilir. Bu tentürden günde 3-5 defa 10-15 damla 4-6 hafta süre ile alınır.
Hastalığın belirtisi (semptom):
1) Aşırı kanama, koyu renkli ve pıhtılıysa
2) Regl (adet hali)’in ikinci devresi, özellikle çoksa
3) Hasta süt ayran gibi içecekler istiyorsa
4) Damar sertliği varsa
Yan tesirleri:
Bilinen bir yan tesiri yoktur.
B) Tarla Çobançantası otu, Acker Hellerkraut, Thlaspi arvense
Bu bitkinin meyve kapsülleri önce yukarıdan açık sonra yuvarlak daire şeklinde, gövde köşeli, tüysüz ve bu bitki şifalı bitki olarak kullanılmaz.